Yıl: 2019/ Cilt: 21 Sayı: 1 Sıra: 1 / No: 711 /     DOI: 10.4026/isguc.543445

The Paradox of Development: Rapid Economic Growth and Fatal Workplace Accidents in Turkey
K. Murat GÜNEY (Dr., Öğretim Görevlisi)
Acıbadem Üniversitesi, Sosyoloji Bölümü

Özet:

Bu makale, Türkiye’de kronik bir sorun olan işyeri kazalarının işverenler tarafından nasıl meşrulaştırıldığına odaklanmaktadır. Saha çalışmamı 1992 yılından bu yana yaklaşık 190 işçinin iş kazalarında hayatını kaybettiği İstanbul Tuzla tersaneler bölgesinde yaptım.

Tuzla tersaneleri hem Türkiye’deki kronik iş kazalarının ve olumsuz çalışma koşullarının bir sembolü hem de iş kazalarının etkilerinin sorunsallaştırıldığı, incelendiği ve eleştirildiği bir bölgedir. Tuzla tersaneler bölgesindeki saha çalışmam sırasında ekonomik büyümenin mi yoksa insan hayatının mı öncelikli olması gerektiğine dair siyasi tartışmanın kristalize olduğunu gözlemledim. Bu makalede bu söylemsel ve siyasi çatışmayı tartışıyorum. Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) ziyaretim sırasında GİSBİR’in basın ve yayın sorumlusu ile yaptığım görüşme ve GİSBİR temsilcilerinin çeşitli medya organlarında yaptıkları açıklamalardan yola çıkarak Tuzla’daki işverenlerin iş kazalarını bu kalkınma aşamasında ve diğer gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerle ekonomik büyüme yarışı içinde normal ve kaçınılmaz bir olgu olarak meşrulaştırdıklarını ortaya koyuyorum. İşverenler iş kazalarını hızlı ekonomik büyümeyi güvence altına almak için zorunlu bir fedakarlık olarak görüyorlar ve bu hızlı ekonomik büyümenin gelecekte sosyal adalet, daha iyi çalışma koşulları ve işçi haklarını garanti altına alacağını varsayıyorlar. Ben ise bu makalede, işçilerin gelecekte iş güvenliğini güvence altına almak için bugün iş güvenliğinden feragat etmeleri gerektiğine dair bu çelişkili yaklaşımın işçilerin sağlıklı koşullarda yaşama ve çalışma haklarının süresiz olarak ertelenmesine yol açtığını iddia ediyorum.

Anahtar Kelimeler: İş Kazaları, Kalkınma, Sosyal Adalet, İş ve Emek, Türkiye

Abstract:


This article focuses on how workplace accidents, a chronic problem in Turkey, are justified by the employers. I conducted my fieldwork in İstanbul’s Tuzla shipyards, where approximately 190 workers have died in work accidents since 1992. The Tuzla shipyards are both a symbol of negative working conditions and chronic work accidents in Turkey, and a site where the definitions, causes, and effects of work accidents are problematized, examined, and contested. What I observed during my fieldwork in the Tuzla shipyards was the crystallization of the political contestation between the prioritization of economic growth versus that of human life. In this article I discuss this ongoing discursive and political clash. Drawing on my visit to the Turkish Shipbuilders’ Business Association (GİSBİR), my conversation with GİSBİR’s responsible person for publications and press, and statements of GİSBİR representatives in the media I demonstrate that employers in Tuzla attempt to justify work accidents as a normal and inevitable phenomenon in this particular stage of development and in the race for economic growth with other developed or developing nations. Employers consider work accidents a necessary sacrifice to secure rapid economic growth which in turn supposed to guarantee social justice, better working conditions and workers’ rights in the future. I argue that this paradoxical approach that requires workers’ sacrifices in terms of work safety today to make work safety a guarantee in the future, results indeed in the indefinite deferral of workers’ rights to live and work in healthy environments.

Key Words: Work Accidents, Development, Social Justice, Work and Labor, Turkey


63220 kez görüldü, 1910 kez indirildi.

<< --
 
EBSCO
PROQUEST
CABELLS DIRECTORY
INDEX COPERNICUS
SOCIOLOGICAL ABSTRACTS
ASOS Akademia Sosyal Bilimler Index
Üye Girişi
DUYURULAR/HABERLER
Dergide yayınlanan yazılardaki görüşler ve bu konudaki sorumluluk yazarlarına aittir.
Ampirik veriler, değerlendirme sürecinde hakem veya hakemler tarafından talep edilirse, yazar veya yazarlar ilgili verileri paylaşırlar.
Bu verilerin bir başka çalışmada kullanılmaması esastır.
© 2000 - 2024 İş,Güç Endüstri İlişkileri ve İnsan Kaynakları Dergisi