Yıl: 2003/ Cilt: 5 Sayı: 2 Sıra: 8 / No: 158 /     DOI:

Politik Bütçe Döngüleri Bağlamında İç ve Dış Borçlanmanın Devlet Bütçesi Üzerindeki Etkisi
Yard.Doç.Dr. Sara ONUR
Dumlupınar Üniversitesi - Bilecik İİBF. Öğretim Üyesi

Politik Bütçe Döngüleri Bağlamında İç ve Dış Borçlanmanın Devlet Bütçesi Üzerindeki Etkisi

Abstract

In literature, Politic Budget Cycles mean public spendings rise and public revenues fall in the election’ s years. In testing this theory for Turkey (1975- 00) it is used public deficit, public spendings, public revenues, domain borrowing, foreign borrowing, Gross National Product and election dates. From the both analysis (table and econometric) governments create theirself the finance device as domain and/or foreign borrowing in addition of the theoric expectation' s public spending and revenue.

Özet

Literatürde, Politik Bütçe Döngüleri seçim yıllarında kamusal harcamaların artışı, kamusal gelirlerin azalması ve bütçe açıklarının artışı ile ifade edilmektedir. Teorinin Türkiye Ekonomisi (1975- 00) için testinde, kamusal açıklar, kamu giderleri, kamu gelirleri, iç ve dış borçlanma ve GSMH değişkenleri kullanılarak, 1975- 00 yılları arasındaki, 26 yıl ve 6 seçim yılı veri yıllar olarak alınmaktadır. Yapılan analizlerden, hükümetlerin seçim yıllarında bütçenin ana kalemlerinin dışında, seçimleri finanse etmek için iç ve dış borçlanmadan yararlandığı görülmektedir.

Anahtar Kelimeler (Keywords)

Politik Bütçe Döngüleri (Politic Budget Cycles), Toplam Kamusal Açıklar (Gross Public Deficits), Toplam Kamusal Giderler (Gross Public Spendings), Toplam Kamusal Gelirler (Gross Public Revenues), İç Borçlar (Domain Borrowings) ve Dış Borçlar (Foreign Borrowings).

Araştırmanın Sorunsalı ve Amacı

İktisat Politikası Teorileri'nde 1930'lara kadar geçerli olan Klasik İktisat'a, bu yıllardan sonra Keynes İktisat rakip olarak ortaya çıkmıştır. 1970'lerde dünyadaki ülkelerin yaşadığı petrol krizleri, işsizlik, enflasyon, devlet bütçelerinin açıkları ve ödemeler dengesi açıkları Keynes İktisat'ına yönelik eleştirileri arttırmıştır. Bunlar arasında özellikle, Klasik İktisat'ın güncellenmiş versiyonları Yeni Klasik İktisat Ekolleri büyük önem taşımaktadır.

Temel olarak devlet müdahalesine karşı olan Yeni İktisat Ekolleri, kendi tezlerini diğer bilim dallarıyla ilişki kurarak ve belirli konularda derinlemesine analizlerle savunmaktadır. Örneğin, bunlardan Anayasal İktisat, Ekonomi ve Hukuk Biliminin ortak kümesinde, ekonominin de bir anayasaya sahip olmasıyla; Arz Yanlı İktisat, firma teorisinden yola çıkarak ekonomide üretimin artmasıyla; Rasyonel Beklentiler Okulu, ekonomi ve psikoloji-sosyoloji bilimlerinden yola çıkarak beklentilerin rasyonelliğinin artmasıyla ve Kamu Tercihi Okulu da Ekonomi ve Politika Biliminin ortak kümesinde, politikanın ekonomik hayattaki etkisinin azaltılmasıyla, ekonomik sorunların çözümüne yönelik fikirler, düşünceler ve teoriler üretmiştir.

Kamu Tercihi Okulu'nun bünyesinde yer alan, Politik Konjonktür Dalgalanmaları Teorisi, temsili demokrasinin bir gereği olarak yapılan (ülke genelinde ve/veya yerel bazda) seçimlerin, ekonomik hayat üzerindeki etkisini belirlemek ve doğan sorunlara çözüm üretmek için çaba göstermektedir. Politik Konjonktür Dalgalanmaları'na, Para Politikası değişkenleri yanında Maliye Politikası değişkenleri, ampirik ve teorik konusuna dahil edilmektedir. Politik Bütçe Döngüleri, seçim dönemleri devlet bütçesinde meydana gelen değişimlerin ekonomik hayat üzerindeki bire-bir ve/veya katlı etkisini araştırmaktadır.

Çalışmada Politik Bütçe Döngüleri Teorisi boyutunda, 1975 ile 2000 yılları arasındaki 27 yıllık bir süreçte yaşanan, 5 Haziran 1977, 6 Haziran 1983, 29 Kasım 1987, 6 Kasım 1991, 24 Aralık 1995 ve Ocak 1999 tarihlerindeki Milletvekili Genel Seçimleri' nin Devlet Bütçesi' nde meydana getirdiği değişimler test edilmektedir. (2001 yılı milletvekili genel seçimleri 2002’nin savaş olasılığını içerebilmesi ihtimali taşıdığı için ihmal edilmektedir.)

Araştırmanın Yöntemi

Çalışma, teorik bazda, nitelik açısından literatür analizinin ardından, ampirik bazda, nicelik açısından tablo ve ekonometrik analizlerinden oluşmak üzere iki bileşik yöntem uygulanmaktadır. Bir başka açıdan, çalışmanın ilk bölümünde araştırılan teorik çatı doğrultusunda, Türkiye Ekonomisi'nin bir bölümünü oluşturan Türk Devlet Bütçe'sinin seçimlerden dolayı ne tür bir değişim geçirdiği, tablo, grafik ve ekonometrik analizlerle araştırılmaya ve test edilmeye çalışılmaktadır. Çalışmadaki analizler için, Windows 94 Microsoft Word 6.0. ile uyumlu, E-Views 2.0., paket programı kullanılmaktadır.

Giriş

Politik Bütçe Döngüleri, Politik Konjonktür Dalgalanmalarının özel bir türüdür. Ekonomi ve politika biliminin ortak bir alanını incelemesi ve disiplinlerarası olması nedeniyle oldukça geniş bir literatüre sahip politik konjonktür dalgalanmaları dar anlamda, seçimlerin ve seçim sonuçlarının makro ekonomik değişkenlerde ve dolayısıyla ekonomik başarıda ortaya çıkardığı sapma olarak tanımlanmaktadır (Amacher And Boyes;7.) .

Geniş anlamda politik konjonktür dalgalanmaları bazı ekonomik ve politik avantajlar elde etmek amacıyla ekonomiyi hile ile yöneten seçime aday politikacıların ve iktidardaki politikacının (Paldam, 1997; 343 ) seçim döneminde ekonomiye pompaladığı fonlarla artan, kişisel gelir ve ekonomik teşviklerle (genişletici politikalar), seçim beklentilerine uyarlanmış pek çok politikanın (yeniden seçim baskısı) periyodik seçim rekabeti sonucu makro ekonomik değişkenler üzerinde kısa ve uzun dönemde, devrevi bir etki yapması olarak tanımlanmaktadır (Cameron, 1978; 72) .

Politik konjonktür dalgalanmalarında zaman kısa ve uzun dönem olarak iki kısma ayrılmaktadır. Kısa dönem, seçim öncesi ve seçim yılını ve/veya seçim yılını ve seçim sonrası yılı içeren 1 yıllık süreyi kapsamaktadır (Alesina, 1995; 154) .

Uzun dönem, bir seçimden diğerine kadar ki 4 yıllık süreyi içermektedir (Aktan, 1997; 150) .

Literatürde kurulan modellerde politik konjonktür dalgalanmalarının µ-b tipi dalgalanmalar, seçim (fırsatçı)-partizan dalgalanmaları, politik parasal-Politik Bütçe Döngüleri, beklentisel-felsefi dalgalanmalar, sistematik-sistematik olmayan dalgalanmalar, talep-arz yönlü dalgalanmalar ve seçmen-lider yönlü dalgalanmalar gibi türleri mevcuttur. µ tipi dalgalanmalar, hükümetlerin bir ajan (iktidardaki politikacı) olarak ekonomiyi hile ile yönetmesiyle ortaya çıkan temel makro ekonomik büyüklüklerdeki ihtiyari dalgalanmalar olup; b tipi dalgalanmalar, politik sistemin fonksiyonu olarak demokratik kurumların sınırlamaları altında çalışan bir çok ajanın birbirini etkilemesi sonucu gayri ihtiyari olarak ve hiç bir ajan için optimal olmayarak ortaya çıkan dalgalanmalar olarak ifade edilmektedir (Paldam, 1997; 342, 343 ve 352) .

Fırsatçı dalgalanmalar, iktidardaki politikacının iktidarda kalacağı görev süresini umursamasından dolayı her dört yılda bir gelen seçim öncesinde ekonomiyi acil olarak genişletmesiyle ortaya çıkan dalgalanmalardır (Nordhaus, 1989; 57) .Partizan dalgalanmalar, iktidardaki politikacının yeniden seçilmek için (örneğin, seçim yılında sağ kanat hükümetlerin enflasyonu ve sol kanat hükümetlerin işsizliği azaltmak yönünde) ekonomiyi ideolojik nedenlerle yönetmesiyle ortaya çıkan dalgalanmalardır (Smith And Banks, 1996; 34-44).

Politik parasal dalgalanmalar, iktidardaki politikacı tarafından parasal politikanın hile ile yönetimi sonucu doğan gerek fırsatçı gerekse partizan nitelikli dalgalanmalardır (Alesina, Cohen And Roubini, 1995; 3).

Politik bütçe döngüleri, fırsatçı politik konjonktür dalgalanmalarının bir sonucu olarak, seçim sonrasında devlet bütçesinde görülen dalgalanmalardır (Leblang, 1996; 5-25).

Beklentisel politik konjonktür dalgalanmaları, daha çok nicel yöntemle açıklanan ve rasyonel-uyarlanmış beklentiler doğrultusunda oy verme davranışının ortaya çıkardığı dalgalanmalar olup, oy verme davranışı modellerinde kullanılmaktadır. Felsefi dalgalanmalar, daha çok nitel yöntemin kullanıldığı kamu tercihinin pozitif teorisi bağlamında politik süreci temel alan yaklaşım olarak incelenen ve politik sistem ile politik kurumların, yetersizlikleri ve aksaklıkları sonucu ortaya çıkan dalgalanmaları ifade etmekte olup politik süreç modellerinde kullanılmaktadır (Beck, 1988; 371).

Ekonometrik analizler sonucu dalgalanmaların tahmini (stochastic)olması -hata terimlerinin olmaması- beklentisel politik konjonktür dalgalanmalarını, dalgalanmaların eğilimli (transitory)olması -hata terimlerinin olması- felsefi politik konjonktür dalgalanmalarını ortaya çıkmaktadır (Davidson, Frattianni, Von Hagen, 1992; 21).

Sistematik dalgalanmalar, geçmişte ve halihazırda yaşanan olaylara dayanan uyarlanmış beklentilere sahip seçmenlerin politikacıların seçimi kazanmak için gerçekleştirdikleri faaliyetlere aldanarak, hata yapmaları sonucu, sistematik hata olmayan dalgalanmalar, seçimlerde kime oy vereceğine bilinçli olarak karar veren rasyonel seçmenin beklentileri sonucu doğmaktadır (Backus And Driffill, 1985;535).

Sistematik kavramı belirli zaman aralıklarını ve belirli oranları ifade etmektedir ve seçmenlerin rasyonel olması sistematik politik konjonktür dalgalanmalarına engel olmaktadır. Rasyonel seçmen, ekonomik artış'ın varlığını hissetmektedir. Bir başka deyişle, seçmen fiili büyüme oranın geçici ve acil olarak, genel büyüme oranının üstünde gerçekleştiğini anlamakta ve böylece döngüsel artış' ın varlığını anlayan seçmen politik hileye kanmayarak, olası zararın sürekli olmasına engel olmaktadır (Backus And Driffill, 1985;53).

Seçmenlerin rasyonel olmasına, asimetrik bilgiye[2] (Rogoff, 1990,; 21) bilgisel noksanlığın varolması, politikacıların yaptıkları hilelerin ve politikacıların hile ile yönetimlerinin seçmenlerce öngörülememesi engel değildir. Aksine bunlar, sistematik olmayan politik konjonktür dalgalanmalarını ortaya çıkmaktadır (Backus And J.Driffill, 1985; 533).

Oy verme davranışına bağlı olarak talep yönlü dalgalanmalar, seçmenlerin kime oy vereceğine yönelik kararının politikacının ekonomik performansına ve iktidardaki politikacıdan kendisine daha fazla kamusal hizmet getirmesini istemesine bağlı olarak arz yönlü dalgalanmalar, seçmenlerden gelen bu taleplere uygun olarak ekonomi politikaları uygulamaları sonucu ortaya çıkan ve oy verme-oy toplama sürecinin bir sonucu olan zincirleme dalgalanmalardır. Talep yönlü dalgalanmalar, seçmen yönlü yaklaşımlarda ve arz yönlü yaklaşım seçim yönlü yaklaşımlarda incelenmektedir. (Gordon, 1975; 826)

Seçimlerde uygulanan parasal politikanın parti liderinin isteklerine göre değiştirilmesiyle lider yönlü dalgalanmalar, seçmen isteklerine göre değiştirilmesiyle seçmen yönlü dalgalanmalar ortaya çıkmaktadır. Seçimler ve parasal politika ilişkisi doğrultusunda yapılan çalışmalarda lider yönlü dalgalanmalar lider-yönlü yaklaşımlar ve seçmen yönlü dalgalanmalar seçmen-yönlü yaklaşımlarda incelenmektedir (Beck, 1982; 379).

Çalışmada bu Politik Konjonktür Dalgalanma türlerinden, yalnız Politik Bütçe Döngüleri araştırılmaktadır.

1. Politik Bütçe Döngüleri

Politik Bütçe Döngüleri, "seçim öncesinde tüketim veya transferler için görünen harcamalarında artışlar ve yatırım harcamalarında azalmalar" olarak ortaya çıkmaktadır (Leblang, 1996; 5-25).

Seçimler dolayısıyla, ortaya çıkan reel yatırımlardaki (seçim yatırımı boyutunda, kısa süreli, geçici ve göstermelik olarak gerçekleştirilen sanal yatırımlar kastedilmemektedir.) azalma, verimlilik ve etkinlik için zararlı olmasına rağmen; bu sonuçlar, seçmenler tarafından belli bir gecikmeyle gözlemlenebilmektedir. Böylece, Politik Bütçe Döngüleri, "kamu harcama programlarında, seçim yılını izleyen bir dönem boyunca, kaynakların dağılımındaki çarpıklıklar" olarak seçim yılını izleyen yıl ve/veya yıllarda görülmektedir (Alesina, Cohen And Roubini, 1992;22).

Politik Bütçe Döngülerinin ortaya çıkış nedeni, öncelikle politikacıların kişisel çıkarlarına ve oy maksimisazyonuna yönelik hareket etmesi ve politikacıların her zaman kamu çıkarına yönelik tercihlere sahip olmamasıdır. Politikacıların belli bir bütçe sınırlamasıyla karşı karşıya bulunmadığıyla birleştirilirse, kısa bir zaman diliminde, ödemeye mecbur olmadıkları rüşvetleri seçmenlerine teklif edebilecekleri sonucu çıkarılmaktadır. Böyle bir sınırsız demokrasi anlayışının devletten avanta ve parsa kapma yarışına dönüşebileceği ve bütçe harcamalarını tabansız ve sürekli bir şekilde arttırabildiği söylenebilmektedir. (Kovancılar, 1997; 215)

Doron ve Tamir, seçim dönemleri hükümet bütçesi içindeki farklı harcama tiplerinin tahsisinde politik bütçe döngülerini keşfetmiştir. Doron ve Tamir çalışmalarında, kamuya acil faydalar sağlayan harcamaların payının, her seçimde arttığı ve seçim sonrasında hemen azalmadığı sonucuna ulaşmaktadır. Bir başka deyişle, Politik Bütçe Döngüleri, seçim nedeniyle harcama politikalarının yön değiştirmesi ve seçim sonrasında yapılan bu harcamaların geri çekilememesiyle doğmaktadır (Doron And Tamir,1983; 146).

Politik Bütçe Döngülerinin oluşum süreci, özellikle ülke genelinde yapılan genel seçimlerin başlamasıyla başlamaktadır. Politikacıların, seçim öncesi (seçime yakın bir zaman kala) ve seçim sonrası dönemlerde uyguladıkları politikalar farklılık göstermektedir. Seçimlerle gelen ilk politika farklılığı, harcama politikalarında görülmektedir (Kılıçbay, 1994; 37).

Bu bağlamda, politikacıların, yalnız seçimi önemseyen kısa dönemli çıkarlara sahip olması, seçim öncesinde, seçmenlerinin isteklerini yerine getirmek için harcamalarında, seçim olmayan diğer zamanlara göre, artış göstermektedir. Seçim sonrasına göre, seçim öncesi harcamaların artış oranının yüksekliği, uzun dönemli, kalıcı sorunlara neden olabilmektedir. Çünkü, harcamaların finansmanı için vergi gelirleri yetmemektedir (Kılıçbay, 1994;72).

Seçim öncesinde ekonomide uygulanan gevşek para ve mali politikalar, seçim sonrasında, seçimin etkisi ve seçimin finansmanı olarak iki çözüm bekleyen sorunu ortaya çıkarmaktadır. Seçimin etkisi sorununa çözüm olarak, sıkı para ve mali politikaların uygulanması, seçimin finansmanı sorununa çözüm olarak da gelirlerin arttırılması gerekmektedir. Kısa dönemde, yalnız seçim zamanı ekonomiye yoğun ve ani bir canlılık kazandıran iktidardaki politikacı sayesinde, seçim sonrasında ekonomide Politik Bütçe Döngüleri doğmaktadır (Mitchell, 1988; 81-99).

2. Politik Bütçe Döngülerinin Türk Ekonomisi Kamu Kesimi Genel Dengesi Üzerindeki Etkisi

Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşanan 1977, 1983, 1987, 1991, 1995 ve 1999 Milletvekili Genel Seçimlerinin devlet bütçesindeki etkisini incelemeden önce, Kamu Bütçesini oluşturan; Kamu Giderleri, Kamu Gelirleri ve Kamu Açıkları ile İç- Dış Borçlanma makro ekonomik değişkenlerinin GSMH'ya oranlarının 1975 ve 2000 yılları arasındaki 26 yıldaki gelişimi, Tablo.1 ile incelenmelidir.

Tablo.1. Kamu Kesimi Genel Dengesi (1975- 2000) (GSMH' ya Oran Olarak / %)

Yıllar

Kamu Gelirleri

Kamu Giderleri

Kamu Açıkları

İç Borçlanma (Net)

Dış Borçlanma (Net)

1975

16.8

21.1

4.3

4.9

0.2

1976

17.4

23.1

5.7

6.3

0.7

1977

18.4

25.0

6.6

8.9

0.2

1978

22.3

21.3

1.0

2.5

1.4

1979

17.3

21.3

4.0

4.6

2.9

1980

18.8

24.3

5.5

6.0

3.0

1981

19.6

22.9

3.3

1.9

2.8

1982

16.3

17.8

1.5

2.3

2.3

1983

18.9

21.8

2.9

5.5

1.0

1984

18.5

21.3

2.8

5.4

3.2

1985

19.3

21.2

1.9

4.8

0.5

1986

22.8

24.9

2.1

3.8

2.1

1987

22.2

26.8

4.6

5.5

2.7

1988

21.9

24.6

2.7

4.7

2.1

1989

20.8

24.3

3.5

6.1

0.8

1990

20.0

25.7

5.7

7.6

0.9

1991

18.0

26.2

8.2

10.4

0.4

1992

18.2

26.8

8.6

10.6

1.6

1993

18.8

29.3

10.5

11.5

1.4

1994

20.9

26.2

5.3

11.3

1.7

1995

20.4

24.4

4.0

8.2

1.1

1996

21.4

29.2

7.8

12.7

1.2

1997

23.6

31.2

7.6

8.8

-1.0

1998

25.6

35.0

9.4

10.4

-1.0

1999

25.6

41.2

15.6

13.7

1.9

2000

30.0

42.5

12.5

8.9

3.6

Kaynak: DPT, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler (1950- 1998), Ankara, Aralık 1997, DPT, Kamu Finansmanı Raporu, Yıllık Programlar ve Konjonktür Değerlendirme Genel Müdürlüğü, Ankara, Ekim 2001.

Tablo.1'den de görüldüğü gibi, kamu gelirleri GSMH' nın ancak, % 17'si - % 30'u, kamu giderleri, %18- %43, kamu açıkları %1.0- %16 olarak gerçekleşmiştir. İç borçlanmanın GSMH' ya oranı, %3- %14, dış borçlanmanın GSMH' ya %0,2- %4 olarak gerçekleşmektedir. 1990’lı yıllardan sonra kamusal açıklar ve borçlanma iki haneli rakamlara ulaşmaktadır. Bu durum Grafik.1 ve Grafik.2'den gözlenebilmektedir.

Grafik.1. Kamu Gelir -Gider ve Açıklarının GSMH' ya Oranlarının Seyri (GSMH' ya Oran Olarak / %)

DPT, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler (1950- 1998), Ankara, Aralık 1997, DPT, Kamu Finansmanı Raporu, Yıllık Programlar ve Konjonktür Değerlendirme Genel Müdürlüğü, Ankara, Ekim 2001.

Grafik.2. İç- Dış Borçların GSMH' ya Oranlarının Seyri (GSMH' ya Oran Olarak / %)

Politik Bütçe Döngüleri boyutunda, 1977, 1983, 1987, 1991 ve 1993 seçim yıllarında yükselen iç borçlara karşın, 1995 ve 1999 seçim yıllarında iç borçlarda azalma, 1977, 1983, 1991 ve 1995 seçim yıllarında azalan dış borçlara karşın yalnız 1987 seçim yılında dış borçlarda artış görülmektedir. Bu noktada, 1983, 1991 ve 1995 seçim yıllarını izleyen yılda dış borçların artışı, bu seçim yıllarının finansmanında dış borcun kullanılması ile açıklanabilmektedir.

Tablo.2 Kamu kesimi borçlanma gereğinin bütçe türlerine göre dağılımının GSMH' ya oranını göstermektedir.

Tablo.2. Kamu Kesimi Borçlanma Gereğinin Bütçe Türlerine Göre Dağılımı (1975- 2000) (% / GSMH' ya Oran Olarak)

Yıllar

Top
lam
Ka
mu

Konso
lide Bütçe

Faiz
Dışı Konso
lide Bütçe

KİT

Mahalli İdare
ler

Döner Serm. Kuru
luş
lar

Sosyal Güven
lik Kuru
luşları

Fon
lar

Özelleş
tirme
Kapsa
mındaki Kuruluş
lar

Top
lam (Net)

1975

4.7

0.8

0.3

4.0

-0.1

-

-

-

-

9.7

1976

6.7

1.2

0.7

5.6

0.0

-

-

-

-

14.2

1977

8.2

4.3

3.8

4.0

-0.1

-

-

-

-

20.2

1978

3.2

1.5

1.1

1.6

0.2

-

-

-

-

7.6

1979

7.2

3.1

2.5

4.0

0.0

0.1

-

-

-

16.9

1980

8.8

3.1

2.5

4.9

0.3

0.5

-

-

-

20.1

1981

4.0

1.5

0.6

2.4

0.0

0.0

-

-

-

8.5

1982

3.5

1.5

0.7

1.9

0.0

0.1

-

-

-

7.7

1983

4.9

2.2

0.7

2.2

0.0

0.5

-

-

-

10.5

1984

5.4

4.4

2.4

1.9

-0.1

0.0

-0.3

-0.5

-

13.2

1985

3.6

2.3

0.3

2.5

-0.1

-0.4

0.0

-0.6

-

7.6

1986

3.7

2.8

0.2

2.6

0.3

-0.3

0.0

-1.7

-

7.6

1987

6.1

3.5

0.5

3.3

0.5

0.0

-0.6

-0.6

-

12.7

1988

4.8

3.1

-0.8

2.2

0.4

0.1

-0.4

-0.5

-

8.9

1989

5.3

3.3

-0.3

1.9

0.2

0.0

-0.4

0.4

-0.1

10.3

1990

7.4

3.0

-0.5

3.8

0.0

0.0

-0.3

0.6

0.2

14.2

1991

10.2

5.3

1.5

3.1

0.3

0.0

0.1

0.9

0.4

21.8

1992

10.6

4.3

0.6

3.3

0.8

0.0

0.2

1.3

0.7

21.8

1993

12.0

6.7

0.9

2.4

0.7

0.0

0.6

0.9

0.7

24.9

1994

7.9

3.9

-3.8

1.4

0.4

0.0

0.6

0.9

0.7

12.0

1995

5.2

4.0

-3.3

-0.2

0.2

0.0

0.6

0.6

-0.1

7.0

1996

9.0

8.3

1.7

-0.5

0.4

0.0

0.2

0.1

0.5

16.8

1997

7.7

7.6

0.1

-0.2

0.3

0.0

0.1

0.0

0.1

7.7

1998

9.4

7.3

4.3

1.4

0.4

0.0

0.4

0.0

0.0

9.4

1999

15.6

11.9

1.8

2.5

0.4

0.0

0.3

0.7

0.1

15.6

2000

12.5

10.9

5.3

2.2

0.5

-0.1

0.2

-1.3

0.5

12.4

Kaynak: DPT, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler (1950- 1998), Ankara, Aralık 1997, DPT, Kamu Finansmanı Raporu, Yıllık Programlar ve Konjonktür Değerlendirme Genel Müdürlüğü, Ankara, Ekim 2001.

Tablo.2 maksimum ve minimum değerler olarak incelendiğin de, toplam kamu borçlanma gereğinin GSMH'ya oranında, %3.2- %15.6, konsolide bütçenin borçlanma gereğinin GSMH'ya oranında, %1.2- 11.9, faiz dışı konsolide bütçenin GSMH'ya oranında, (-)%3.8- %5.3, KİT' in GSMH'ya oranında, (-)%0.5- %4.0, döner sermaye kuruluşlarının GSMH' ya oranında, (-)%0.4- %0.5, sosyal güvenlik kuruluşlarının GSMH'ya oranında (-)%0.6- %0.6, fonların GSMH'ya oranında (-)%0.6- %0.9, özelleştirme kapsamına alınan kuruluşların GSMH'ya oranında, (-)%0.1-0.7, net borçlanma gereğinin GSMH'ya oranında, %7.0- %24.9 olarak gerçekleşmektedir.

Grafik.3.Kamu Kesiminin Net Borçlanma Gereği (GSMH' ya Oran Olarak / %)

Grafik.4.Kamu Kesimi Borçlanma Gereğinin Bütçe Türlerine Göre Dağılımı-1 (GSMH' ya Oran Olarak / %)

Grafik.5.Kamu Kesimi Borçlanma Gereğinin Bütçe Türlerine Göre Dağılımı-2 (% / GSMH' ya Oranı)

Grafik.3, Grafik.4 ve Grafik.5'den de görüldüğü gibi, Politik Bütçe Döngüleri boyutunda, toplam kamu borçlanma gereğinin GSMH'ya oranında, 1977, 1987 ve 1999 milletvekili genel seçimlerinde ve 1983, 1987 ve 1995 seçimleri sonrasında, Konsolide bütçenin GSMH'ya oranında, 1977, 1987, 1991 seçimlerinde, 1983, 1995 ve 1999 seçimlerinin sonrasında, faiz dışı konsolide bütçenin GSMH'ya oranında, 1977, 1987 ve 1991 seçimlerinde, 1983, 1995 ve 2000 seçimlerinden sonra, KİT'lerin GSMH'ya oranı 1983, 1987 ve 1999 seçimlerinde, mahalli idarelerin GSMH'ya oranında, 1987 seçimlerinde, 1991, 1995 ve 1999 seçimlerinden sonra, döner sermayeli kuruluşların GSMH'ya oranında, 1983 seçimlerinde, sosyal güvenlik kuruluşlarının GSMH'ya oranında, 1995 seçimlerinde, özelleştirme kapsamındaki kuruluşların GSMH'ya oranında, 1999 seçimlerinden sonraki yılda, net kamu borçlanma gereğinin GSMH'ya oranında, 1977, 1987 ve 1999 milletvekili genel seçimlerinde, 1983 ve 1996 seçimlerinden sonrasındaki yılda artışlar yaşanmıştır.

Tablo.3. Kamu gelirlerinin türlerine göre dağılımına göre 1975 ve 2000 yılları arasındaki gelişimini göstermektedir.

Tablo.3.Kamu Gelirlerinin Türlerine Göre Dağılımı (1975- 2000) (GSMH' ya Oran Olarak / %)

Yıllar

Vergiler

Vergi Dışı Normal Gelirler

Faktör Gelirleri

Fonlar

1975

14.2

1.3

1.3

0.0

1976

15.0

1.6

0.8

0.0

1977

15.5

1.4

0.8

0.7

1978

15.4

3.6

2.2

1.1

1979

14.4

1.8

1.0

0.1

1980

14.3

2.5

1.8

0.2

1981

14.8

2.5

1.9

0.4

1982

12.3

1.3

2.6

0.1

1983

13.6

2.5

2.7

0.1

1984

11.2

2.6

4.7

0.0

1985

12.0

2.2

5.2

-0.1

1986

14.1

3.0

5.5

0.2

1987

14.5

1.8

5.6

0.3

1988

14.2

1.6

6.3

-0.2

1989

14.6

1.4

4.9

-0.1

1990

15.4

1.4

3.1

0.1

1991

16.3

1.4

0.6

-0.3

1992

17.3

1.4

-0.1

-0.4

1993

17.6

1.4

0.7

-0.9

1994

18.5

1.5

2.1

-1.2

1995

17.0

1.7

3.4

-1.7

1996

17.8

1.0

4.6

-2.0

1997

18.8

0.6

4.0

-2.4

1998

20.6

1.3

5.1

-2.4

1999

22.1

1.6

4.8

-3.1

2000

24.9

2.3

3.5

-2.2

Kaynak: DPT, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler (1950- 1998), Ankara, Aralık 1997. DPT, Kamu Finansmanı Raporu, Yıllık Programlar ve Konjonktür Değerlendirme Genel Müdürlüğü, Ankara, Ekim 2001.

Tablo.3 incelendiğinde, vergiler %11.2- %24.9, vergi dışı normal gelirler %0.6- %3.6, faktör gelirleri (-) %0.1 - %6.3 ile maksimum, fonlar (-) %3.1- %1.1 arasında gerçekleşmektedir.

Grafik.6.Kamu Gelirlerinin Türlerine Göre Dağılımı (GSMH' ya Oran Olarak / %)

Garfik.6.' dan da görüldüğü gibi, vergilerde 1995 seçimlerinde, vergi dışı normal gelirlerde 1977 seçimlerinde, faktör gelirlerinde 1977 seçimlerinde, fonlarda 1991 seçimlerinde azalmalar görülmektedir.

3. Tablo Analizi Bulguları ve Yorumu

Bu sonuçlara göre; kamu gelirlerinde yaşanan 3 azalma, 1991, 1995 ve 1999 seçim yıllarında, kamu giderlerinde yaşanan 3 artış, 1977, 1983 ve 1987 seçim yıllarında, kamu açıklarında yaşanan 5 artış, 1977, 1983, 1987, 1991 ve 1999 seçim yıllarında görülmektedir. Öncelikle gözlendiği gibi, politik bütçe döngülerinde, sırasıyla kamu açıklarının artması, kamu gelirlerinin azaltılmasını ve kamu giderlerinin artmasını aşmaktadır.

İç borçlar, 1977, 1983, 1987, 1991 ve 1999 seçim yılları olmak üzere 5 artış ve dış borçlarda 1987 seçim yıllarında olmak üzere 1 artış yaşanmıştır. Buna göre, Politik Bütçe Döngüleri doğrultusunda dış borçlar yerine, iç borçlar kullanılmaktadır. Fakat, dış borçlarda yaşanan 3 artış'ın seçim yılı sonrasındaki yıla rastlaması, seçimler nedeniyle yaşanan finansman sıkıntısının değiş-tokuş niteliğinde, borcun borçla finansmanını beraberinde getirmektedir. Bir başka deyişle, seçimlerden dolayı ihtiyaç duyulan finansman kaynağı olarak kullanılan iç borçlanma, seçim yılı sonrasında, bu iç borcun dış borçla finansmanına yol açmaktadır.

Kamu borçlanma gereği 3 seçim yılında, konsolide bütçenin borçlanma gereği 3 seçim yılında, faiz dışı konsolide bütçe 3 seçim yılında, KİT'lerin borçlanma gereği 1 seçim yılında, mahalli idarelerin borçlanma gereği 1 seçim yılında, döner sermayeli kuruluşların borçlanma gereği 1 seçim yılında, sosyal güvenlik kuruluşlarının 1 seçim yılında, fonların borçlanma gereğinin 1 seçim yılında gerçekleşmesi; toplam kamu borçlanmasının seçim yılarında artış gösteren kısımlarının, konsolide bütçenin borçlanma gereği ve faiz dışı konsolide bütçenin borçlanma gereğinden kaynaklandığı ortaya çıkmaktadır. Bir başka deyişle, toplam kamu borçlanmasında ortaya çıkan Politik Bütçe Döngülerinin nedeni, faizli ve faiz dışı konsolide bütçedir.

Kamu gelirleri türlerinin incelenmesinde, Politik Bütçe Döngülerine yoğun olarak rastlanmadığı görülmektedir.

4. Türkiye Ekonomisi İçin Politik Bütçe Döngüleri Modeli

Yapılan tablo analizlerinden görüldüğü gibi, Politik Bütçe Döngüleri Türkiye Ekonomisi'nin özellikle kamu açıklarında ve kamu giderlerinde görülmektedir. Kamu gider türlerinden yalnız konsolide bütçede (gerek faizli, gerekse faiz dışı olarak) Politik Bütçe Döngülerinin gerçekleştiği görülmektedir. Ayrıca, milletvekili genel seçimlerinin yapıldığı toplam seçim yıllarının yarısında, iç borçlanma artış görülürken, dış borçlanmanın seçimden hemen sonraki yıllarda artması, seçimlerin farklı zamanlarda hem iç borçla hem de dış borçla desteklendiği görülmektedir.

Böylece Türkiye Ekonomisi'nde Politik Bütçe Döngülerini gösterebilecek matematiksel kalıp ve kurulabilecek ekonometrik modelde veri olarak ele alınması gereken makro ekonomik değişkenlerin, kamu açıkları, kamu giderleri, konsolide bütçe giderleri, iç borçlanma ve dış borçlanma olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.

4.1. Data

Milletvekili ara seçimleri, genel seçimleri, yerel seçimleri, Cumhurbaşkanlığı seçimi, kongreyle başkanlık seçimi, genel yerel seçimi ve hükümet değişimlerinin, gerek ülkenin üretim yapısının (işçilik maliyetlerindeki artış nedeniyle) dış rekabete uyum sağlama, gerekse politik belirsizlik ortamından dolayı ekonomi olumsuz yönden etkilenmesine rağmen (Toprak, 1999;149), çalışmada literatürde izlenen yola uyarak, yalnız Milletvekili Genel Seçimleri dikkate alınmaktadır.

Çalışmamızda politik bütçe döngülerinin Türkiye Ekonomisi açısından geçerli olup- olmadığını test etmek için, devlet bütçesinin kamu giderleri, kamu açıkları, iç borçlanma ve dış borçlanma değişkenlerinin kullanılması uygundur. Veri olarak alınan yıllar 1975 ve 2000 yılları arasında kalan 26 yıl ve 6 seçim yılı (1977, 1983, 1987, 1991, 1995 ve 1999 olmak üzere)'dır.

4.2. Yöntem

Bu kısımda, ekonometrik yöntem olarak, tablo analizlerinden elde edilen dış borçlanma değişkeninde varolan 1 yıl gecikme (Kutlar, 1998; 184) ve Türkiye'deki teknik bilgi ve iletişim araçlarındaki yetersizlikler dolayı ajanların beklentilerinde varolan bilgi noksanlığı - beklentilerin geçmişte yaşanan deneyimlere bağlı olması (Tarı 1998; 40) nedenleriyle, uyarlanmış beklentilere dayanan, kamunun bireysel bir ekonomik ajan olması ve kendi çıkarı doğrultusunda (milletvekili genel seçimlerini kazanma kaygısı) hareket etmesinden dolayı da fırsatçı olan, uyarlanmış beklentilere dayanan politik bütçe döngülerinin varolup- olmadığının testi amaçlanmaktadır.

Ekonometrik model için yapılan çalışma, temel olarak iki kısımdan oluşmaktadır. İlk kısmında ham veri olarak, değişkenlerin cari değerleri kullanılmaktadır. Ekonometrik analiz kısmında serilerin cari değerleri ADF durağanlık ko-entegre (Akçoraoğlu, 1999 ; 59) ve nedensellik testleri yapılarak cari değerlerin modelde kullanılıp kullanılmayacağı belirlenmektedir.

Çalışmanın ikinci kısmında, panel regresyon tahmin yöntemi, analizde belirleyici rol oynayan kurumsal faktörlerin, kukla değişken olarak dikkate alınmasıyla gerçekleştirilmekte ve bu çalışmada kukla değişken olarak milletvekili genel seçimleri ele alınarak, uyarlanmış beklentiler modeli ve otoregresif model kurulmaktadır. (Mbaku, 1994;7)

Seçim yılı ve seçim yılı sonrasında beklentilerin gecikmeli etkisinin geçerliliği nedeniyle, Cagan ve Friedman tarafından kullanılan (Gujarati, 1995, İstanbul; 590) ekonometrik analizde uyarlanmış beklentiler modeli için, serilerin gecikmeli değerleri dikkate alınmaktadır (Alesina, Cohen and Roubini, 1992 ; 5). Uyarlanmış beklentiler modeli kurulurken, ilk dikkat edilmesi gereken, değişkenlerin katsayılarının pozitif olmasıdır (Sabit katsayı, bu kuralın dışında tutulabilmektedir.). Aksi takdirde, model istatistiksel anlamda doğru işarete sahip olmadığı için, kabul edilmemektedir (Gujarati, 1995; 591-592). Otoregresif modeline, uyarlanmış beklentiler modelinin otokorelasyonu, yani hata terimlerinin birbirleriyle ilişkili olup olmadığını göstermediği için ihtiyaç duyulmaktadır. Bir başka deyişle, uyarlanmış beklentiler modelinde tahmin ediciler sapmalı ve tutarsız sonuç verebilmektedir. Bu nedenle, otoregresif modele ihtiyaç duyulmaktadır (Tarı, 1998 ; 41, 42).

Panel regresyon tahmin yöntemi ile kurulan gecikmesi dağıtılmış ve otoregresif modelde, SECIM ile gösterilen milletvekili genel seçim yıllarının, Kukla Değişken olarak alınmasının amacı, ülkemizin seçim olmayan yıllardaki spesifik etkilerinden arındırmaktır. Bir başka deyişle, SECIM kukla değişkeni, kurulan regresyon denkleminde, yapılan genel seçimlerin bağımlı değişkeni etkileyip etkilemediğini ve etkiliyorsa ne yönde etkilediğini göstermektedir. SECIM kukla değişkeni, aşağıdaki gibi tanımlanmaktadır:

SECIMt { 1 Milletvekili Genel Seçimlerin Yapıldığı Yıl

SECIMt { 0 Diğer Yıllar

Çalışmadaki analizler için, Windows 94 Microsoft Word 6.0. ile uyumlu E-Views 2.0. paket programı kullanılmaktadır.

4.4. Uyarlanmış Beklentilere Dayanan Fırsatçı Politik Bütçe Döngüleri Modeli

Veri olarak alınan kamu giderleri, kamu açıkları, konsolide bütçe giderleri, iç borçlanma, dış borçlanma ve GSMH olarak 6 tane makro ekonomik değişken kullanılmaktadır.Logaritması alınmış veri seriler için yapılan ADF birim testlerine göre, özellikle %5 ve % 10 MacKinnon Kritik Değerlerinde birim köke rastlanılmamış ve serilerin durağan olduğuna karar verilmiştir. Yapılan ko-entegrasyon test sonuçlarına göre de, tüm seri çiftleri %1 kritik düzeyinde ko-entegredir. Yani birlikte hareket edebilmektedir. (Ek.1. ve Ek.2.)

Granger nedensellik testleri sonucunda, aralarında ilişkinin yönüne (hangi değişkenden hangisine doğru olmak üzere) ve türüne (tek ya da çift nedensellik olmak üzere) göre, seri çiftleri belirlenmektedir. %1 ve %5 anlamlılık düzeyinde, 1 yıl gecikmeli olarak ve logaritması alınmış seri çiftlerinde, ilişkisinin yönüne göre, sırasıyla, konsolide bütçe açığı ile toplam kamusal açıklar arasında, faiz dışı konsolide bütçe açığı ile toplam kamusal açıklar arasında, GSMH ile toplam kamusal açık arasında, iç borç ile toplam kamusal açıklar arasında, iç borçlar ile toplam kamusal açıklar arasında, dış borçlar ile toplam kamusal açıklar arasında, konsolide bütçe ile faiz dışı konsolide bütçe açıkları arasında, konsolide bütçe açıkları ve toplam kamusal giderler arasında, GSMH ile konsolide bütçe açıkları arasında, iç borçlar ve konsolide borçlar arasında, konsolide bütçe açıkları ve dış borçlar arasında, faiz dışı konsolide bütçe açığı arasında (çifte nedensellik), dış borçlar ile konsolide bütçe açığı arasında (çift nedensellik) GSMH ile kamusal giderler arasında, iç borçlar ile kamusal giderler arasında, dış borçlar ile kamusal giderler arasında, GSMH ile iç borçlar arasında, GSMH ile dış borçlar arasında ve iç borçlar ile dış borçlar arasında tek yönlü nedensellik mevcuttur (Kritik değerlerin tespiti için bknz. Serper, 1993; 172).

Gecikmesi dağıtılmış değişkenlerle çalışan uyarlanmış beklentiler modeli, politik bütçe döngülerinin öngörüsü doğrultusunda, seçimlerin etkisinin her seçim yılında ve sonrasındaki yılda etkili olmasına dayanmaktadır. Böylece, serilerin 1 yıl gecikmeleri ile SECIM (Milletvekili Genel Seçimleri) kukla değişken olarak, kurulan uyarlanmış beklentiler modelleri kurulmaktadır.

Uyarlanmış beklenti modellerinde, çalışmanın teorik beklentisine uygun olarak, SECIM kukla değişkeninin, toplam kamusal açıklar üzerinde arttırıcı bir etkiye sahip olmasına, yani parametrenin işaretinin pozitif olmasına dikkat edilmekte ve ekonometri bilimi çerçevesinde uyarlanmış beklentiler modelinin kurulmasında, teorik beklentinin aksi yönünde bağımsız değişkeninin işaretinin değişmesine kadar gecikme alınmaktadır.

Uyarlanmış beklenti modellerinde, bağımsız değişkenin bağımlı değişkeni etkilemesinde meydana gelen ortalama gecikmeler hesaplandığın da (Gujarati, 1995; 612), konsolide bütçe açıkları 7 ayda, GSMH 2,5 yılda, iç borçlar 4 ayda, dış borçlar 4 ayda toplam kamusal açıkları etkilemekte, konsolide bütçe açıkları 1 ayda, iç borçlar 9 ayda, dış borçlar 2 ayda toplam kamusal giderleri etkilemekte ve iç borçlar, dış borçları 32 yılda etkilemektedir. (Elde edilen en yüksek sonuçlar kabul edilmektedir( Kılıçkaya, 1986; 296).

Bir başka deyişle, ay veya yıl olarak elde edilen bu rakamlar politik bütçe döngülerinin geçerli olduğu süreyi (makro ekonomik değişkenlerin ulaştığı azalma noktasından, artışa ve yeniden azalmaya dönüştüğü süreci) vermektedir. Bu arada, politik bütçe döngüsünün, kısa ve uzun dönemli etkileri de belirlenebilmektedir.

Tablo.4. Uyarlanmış Beklentiler Modeline Göre Bağımsız Değişkenlerin Bağımlı Değişkenleri, Kısa ve Uzun Dönemde Etkileme Oranları (% Olarak) ve Ortalama Gecikme Süreleri (Ay veya Yıl Olarak)

Formül No' su

Bağım
sız
Değiş
ken

Bağım
lı Değiş
ken

Kısa Dönem
li
Etki Oranı
(%)

Kısa Dönem
li Etki Oranı
nın Yönü

Uzun Dönem
li Etki Oranı
(%)

Uzun Dönem
li
Etki Oranı
nın
Yönü

Ortalama Gecikme (Ay ve Yıl Olarak)

I.

LKB

LACIK

30

artış

5.6

artış

7 ay

II

LGSMH

LACIK

61

azalış

61

artış

2,5 yılda

III.

LICBORC

LACIK

112

artış

75

artış

4 ayda

IV.

LDISBORC

LACIK

68

artış

86

artış

4 ayda

V.

LKB

LGIDER

10

azalış

8

artış

1 ayda

VI.

LICBORC

LGIDER

58

artış

28

artış

9 ayda

VII.

LDISBORC

LGIDER

57

artış

70

artış

2 ayda

VIII.

LICBORC

LDISBORC

160

azalış

39

artış

32 yılda

LACIK=Logaritması alınmış toplam kamusal açıklar, LGIDER= Logaritması alınmış toplam kamusal giderler, LGSMH= Logaritması alınmış GSMH, LKB= Logaritması alınmış konsolide bütçe açıkları, LICBORC= Logaritması alınmış iç borçlar, LDISBORC= logaritması alınmış dış borçlardır.

Tablo.4'den de görüldüğü gibi, politik bütçe döngülerini meydana getiren bağımsız değişkenler bağımlı değişkenleri, kısa dönemde minimum %30, maksimum %112 oranında, uzun dönemde minimum %6 ve maksimum %86 oranında artırmaktadır. Uyarlanmış beklentiler modellerinin zayıf tarafı, değişkenleri kısmen analiz etmesidir. Modellerin bu zayıflığı, Otoregresif Modeli' n birleştirici özelliğiyle giderilebilmektedir (Gujarati, 1995; 602).

1975-2000 yılları arasındaki Türkiye Ekonomisi için, toplam kamusal açıklar bağımlı değişken, konsolide bütçe açıkları, GSMH, iç borçlar, dış borçlar ve milletvekili genel seçimleri bağımsız değişkenler olarak, Panel Regresyon Tahmin Yöntemiyle Politik Bütçe Döngüleri Modeli Tablo.5'de görülebilmektedir.
Tablo.5.Politik Bütçe Döngüleri Modeli

LS // Dependent Variable is LACIK

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

4.423256

5.889652

0.751022

LKB

-0.921337

1.169715

-0.787660

LGSMH

-1.010116

1.424649

-0.709028

LICBORC

2.104634

1.128204

1.865473

LDISBORC

0.864637

0.545121

1.586138

LACIK(-1)

-0.182923

0.217242

-0.842024

SECIM

0.683001

0.778783

0.877010

R-squared

0.894899

Mean dependent var

9.268444

Adjusted R-squared

0.859865

S.D. dependent var

3.864794

S.E. of regression

1.446771

Akaike info criterion

0.970164

Sum squared resid

37.67662

Schwarz criterion

1.311449

Log likelihood

-40.60051

F-statistic

25.54389

Durbin-Watson stat

2.113620

Prob(F-statistic)

0.000000

LACIK=Logaritması alınmış toplam kamusal açıklar, LGIDER= Logaritması alınmış toplam kamusal giderler, LGSMH= Logaritması alınmış GSMH, LKB= Logaritması alınmış konsolide bütçe açıkları, LACIK(-1)= logaritması ve 1 yıl gecikmesi alınmış toplam kamusal açıklar, LICBORC= Logaritması alınmış iç borçlar, LDISBORC= logaritması alınmış dış borçlardır.

         

Tablo.5’de hesaplanan t değerleri, n-1 serbestlik derecesine ve %10 anlamlılık düzeyine göre, t Dağılımı Tablosu’ndan elde edilen t kritik değeri 1.316 ile kıyaslanarak yapılan test istatistiklerine göre de, LICBORC ve LDISBORC kukla değişkeni istatistiksel olarak anlamlı, diğer değişkenler anlamlı değildir. Fakat, SECIM kukla değişkeninin pozitif ve sıfırdan farklı olması, otoregresif model için yeterli şartı sağladığı için, model istatistiksel olarak anlamlı, kabul edilmektedir (Alesina, Cohen and Roubini, 1992; 5, 7, 9, 11 ve 13). Ayrıca, modeldeki, değişkenler arası ilişkinin derecesini gösteren korelasyon katsayısının %86 olması, seçilen bağımsız değişkenlerin bağımlı değişkeni %86 oranında açıklayabildiğini göstermektedir. Otoregresif Model’de otokorelasyon olup olmadığı h testi ile belirlenmektedir(Kutlar, 1998;187).

Otoregresif Modelde, Otokorelasyonun olmadığı test aralığı, %5 anlamlılık düzeyinde -1,96 ile +1,96 arasıdır. Hesaplanan h değeri, 1,96’dan büyük ise Pozitif Otokorelasyon, -1,96’dan küçük ise Negatif Otokorelasyon söz konusudur(Gujarati, 1995; 606, 607). Otoregresif model için yapılan h testi’ne göre, hesaplanan h değerinin (0.314), kritik değerler arasında (-1.96 5. Ekonometrik Analiz Bulguları ve Yorumu

Çalışmanın ekonometrik analizinde dikkate alınan teorik alt yapı, beklentilerin uyarlanmış olduğu varsayımına bağlı olarak kurulmaktadır. Çünkü, uyarlanmış beklentiler sayesinde geçmişte yaşanan deneyimlerin, halihazırda ve gelecekte de geçerli olabileceği sonucunda, aynı hataların yeniden yapılması, hataların sistematikleşmesi ile bütçe dalgalanmalarını, döngülere dönüştürmektedir. Böylece, her seçim döneminde, seçimlerin maliyetiyle bütçe benzer biçimde, giderlerin ve borçlanmanın artışı ile açıklara maruz kalmaktadır. Çalışmada varsayım olarak alınan bu öngörüler, ekonometrik açıdan, 1975- 00 yılları arasında kalan, 26 yıllık bir süreçte toplam kamusal açıklar, toplam kamusal giderler, faiz dışı konsolide bütçe açıkları, iç borçlanma, dış borçlanma ve milletvekili genel seçimleri (kukla değişken) veri olarak ele alınarak test edilmektedir. Teorik varsayımın doğrulanıp doğrulanamayacağı, cari değerlerin uzun vadede ortalamadan sapma olup olmadığını test eden birim kök, serilerin birbirleriyle hareket edip etmediklerini belirleyen ko-entegre ve serilerin nedenlerini gösteren Granger nedensellik testleri olmak üzere 3 temel yöntemle gerçekleştirilmektedir.

Birim Kök testleri sonucunda, cari değerlerde -kısmen- birim köke rastlanılması, serilerin histeri etkisine sahip olarak, uzun dönemde ortalamadan sapma eğilimine sahip olduğunu ve çalışmanın ilerleyen aşamalarında bu durumun yanıltıcı sonuçlara neden olabileceği için (Histeri Etkisi) (Toprak, 1997; 14), serilerin logaritmaları alınarak, seriler durağanlaştırılmıştır. Ko-entegresyon testleri sonucu, tüm seri çiftlerinin birlikte hareket etmeleri, aralarında ekonometrik analize konu olabilecek bir ilişkinin varolduğuna dair ilk işaretleri vermektedir.

Granger Testleri sonucunda, 1 yıl gecikmeye karşılık serilerin aralarında tek yönlü bir ilişkiyle karşılaşılmasına rağmen, gecikme olarak verilen yıl sayısı arttıkça seriler arasındaki nedensellik ilişkisinin azalmasıyla, seriler arasındaki ilişkinin kısa dönemde ortaya çıktığını göstermektedir. Granger Nedensellik Testi sonuçlarına göre, toplam kamusal açıkların ve toplam kamusal giderlerin bağımlı değişken olarak kabul edilmesinin teorik nedeni, seçimler dolayısıyla toplam kamusal açıkların ve toplam kamusal giderlerin artmasıdır.

Uyarlanmış beklentiler modelleriyle de, bütçe dalgalanmalarının döngüye dönüşme olasılığı belirlenmektedir. Bir başka deyişle, kurulan uyarılmış beklentiler modelleri ile, SECIM kukla değişkeniyle ele alınan seri çiftleri ve gecikmeler dikkate alınarak, seriler arasında döngüsel bir ilişkinin varolup olmadığı araştırılmaktadır. Uyarlanmış beklentiler modelleri sonucu seri çiftleri arasındaki ilişkinin, ortalama süresi, minimum ve maksimum oranları da belirlenmektedir. Böylece, uyarlanmış beklentiler modelleri sayesinde elde edilen döngüsel ilişkilerin kısmen (yalnız bağımlı değişken, bağımsız değişken, bağımlı değişkenin 1 yıl gecikmeli değeri ve SECIM kukla değişkeninden oluşması) belirlenmesi, Politik Bütçe Döngüleri Modeli' ne ulaşabilmek için genel bir çalışmayı, Panel Regresyon Tahmin Yöntemiyle elde edilen, otoregresif modeli gerektirmektedir. Bu model, Türkiye Ekonomisi'nde karşılaşılan Politik Bütçe Döngüleri Modelini vermektedir. Modelin açılımında, teorik beklentiye uygun olarak SECIM kukla değişkeninin pozitif olduğu görülmektedir. Bir başka deyişle, milletvekili genel seçimleri, toplam kamusal açıkları %68 gibi oldukça büyük bir oranda arttırmaktadır. Ayrıca, milletvekili genel seçimleri sayesinde toplam kamusal açıklar, iç borçlanma oranını %210 gibi radikal bir oranda, dış borçlanma oranını %87 gibi yine büyük oranda arttırmaktadır. Bir başka deyişle, seçimlerin varolması, ilk etapta toplam kamusal açıkları %68 oranında arttırırken, dış borçlanmayı ve özellikle iç borçlanmayı çok yüksek oranlarda arttırmaktadır.

Borçlanmanın artışının, seçimlerin finansmanında devlet bütçesinin gelirlerini arttıramadığı ve/ veya harcamaların artışının önüne geçilemediği ve doğan bütçe açıklarının finansmanında, devletin 1975 sonrasında borçlanmayla yeni bir kaynak olarak borçlanmanın kullanıldığı sonucuna ulaşılmaktadır.

Politik bütçe döngüleri modeline göre, toplam kamusal açıklarda yapılan milletvekili genel seçimleri nedeniyle ve minimum 4 aylık, maksimum 2.5 yıllık bir gecikmeyle, % 68' lik bir artış görülmektedir. Bu arada, seçim yapılan ayın, mali yılın başlangıcı olan Mart ayından önce olması, hükümetin bütçeyi, seçimleri düşünerek hazırlaması ve böylece uyarlanmış beklentilere dayanan politik bütçe döngülerinin etkisi açısından önemli bir nokta olarak görülmektedir (Varım, 1997; 3).

Nitekim, mali yılın başladığı Mart ayından sonra yapılan, 1977 seçimleri Haziran'da (3 ay sonra), 1983 seçimleri Kasım (8 ay sonra), 1987 seçimleri Kasım (8 ay sonra), 1991 seçimleri Kasım (8 ay sonra), 1995 seçimleri Aralık (9 ay sonra) ve 1999 seçimleri Ocak ayında (10 ay sonra) gerçekleşmiştir. Tüm seçimlerin, mali yılın başladığı Mart ayından sonra gerçekleşmesi, uyarlanmış beklentilere dayanan politik bütçe döngüleri üzerinde, bütçenin hazırlanmasının bilinçli bir etkiye sahip olmadığını göstermektedir. Böylece, bu çalışmada, uyarlanmış beklentilere dayanan politik bütçe döngüleri açısından, genel bütçenin hükümetin faaliyetlerine yönelik bir kısıt/sınırlama olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır (Bottomore, 1990; 12).

Genel Değerlendirme ve Sonuç

Politik Bütçe Döngüleri ve Döngüleri, teorik varsayımları gereği, temsili demokrasinin bir gereği olarak, halkın kendi kendini yönetmesi ideali doğrultusunda yapılması gereken seçimlerin, devlet harcamalarını arttırırken, vergi gelirlerini azaltması sonucunda, önce devlet bütçesine, daha sonra ekonominin bütününe, herhangi bir şekilde reel üretime katkı sağlamaksızın, maliyetli olduğunu ifade etmektedir. Bu çalışma ile, Türkiye Ekonomisi ve Bütçesinde Politik Bütçe Döngülerinin varolup olmadığı test edilmektedir. Böylece, çalışmanın sayısal analiz kısmı, tablo ve ekonometrik analizlerden oluşturulmaktadır. Tablo analizleriyle Politik Bütçe Döngülerinin, ekonometrik analiz kısmıyla da Politik Bütçe Döngülerinin izlerine rastlanılmaktadır.

Sayısal analizler sonucunda, toplam kamusal açıkların oluşumunda borçlanmanın etkilerinin yüksekliği göze çarpmaktadır. Özellikle iç borçlanmanın seçim yılında artışına karşılık, seçim sonrasında iç borçtaki azalma oranı ve dış borç artışı dönüşümlü borçlanmanın etkilerini göstermektedir(Stahlberg, 1989;200 ).

Bütçede meydana gelen değişimin nedenleri, emisyon hacmi (Onur, 2001; 178) ve merkez bankası kredileri olduğu görülmektedir (Arasıl, 1995, ; 1, Güvel, 1988; 2). Sayan ve Berument de yaptıkları çalışmada, konsolide bütçe açıklarının finansmanı için, emisyon hacmi, merkez bankası kredileri, iç ve dış borçlanmadan yararlanıldığını göstermektedir (Sayan ve Berument, 1997; 178). Yalınpala yaptığı çalışmada, konsolide bütçe giderlerinden kaynaklanan açıkların finansmanında, hükümetin para basma yetkisini kullanarak elde ettiği senyoraj gelirlerinden yararlandığını açıklamaktadır (Yalınpala, 1988; 103).

Türkiye Ekonomisi’ndeki sorunların kaynağının izlenen popülist politikaların, özellikle devlet bütçesinde büyük oranlı açıklara yol açabildiği görüşlerini destekler niteliktedir. (Eşkinat, 1997; 459)

Ayrıca, popülistik ve politik nedenlerin yoğunluğundan dolayı, vergi reformu, özelleştirme, sosyal güvenlik sistemi reformu gibi mali ve sosyal reformları gerçekleştirmesi zorlaşmaktadır (Gerek, 1997; 367).

Bu çalışma bağlamında, Türkiye Ekonomisinin sorunlarının çözümü için bir yandan hükümetlerin ekonomideki gücünün azaltılması, diğer yandan da Türkiye Ekonomisi’nde serbest piyasa ekonomisinin kendi kendine işlemesi için, özel mülkiyetin, sözleşme ve teşebbüs hürriyetinin güvence altına alınması, ülke ekonomisinin liberalleştirilmesi için, kronik bütçe açıklarının ortadan kaldırılması, bütçe denkliği için, para basma ve borçlanma yetkisinde sınırlama yapılması uygun görünmektedir (Karagül, 1997; 287).

Kaynaklar

1)     Akçoraoğlu Alpaslan, “Kamu Harcamaları, Kamu Gelirleri ve Keynesci Politikalar: Bir Nedensellik İlişkisi”, G.Ü. İİBF. Dergisi, Cilt 1, sayı 2, Güz 1999.,

2)     Aktan Coşkun Can, Anayasal İktisat, İz Yayıncılık:232, İktisat ve Toplum Kitaplığı:23, İstanbul, 1997.

3)     Aktan Coşkun Can, Temiz Toplum ve Temiz Politika, T Yayınları, İzmir,1994.

4)     Alesina Alberto, “Elections, Party Structure and The Economy”, ed. Jeffrey S. Banks, Eric A. Hanushek, Modern Political Economy, Cambridge University Press, 1995.

5)     Alesina Alberto, Cohen Gerald D. And Roubini Nouriel, “Macroeconomic Policy & Elections In OECD Democracies”, Economics & Politics, Vol:4, March 1992, No.1.

6)     Amacher R. And Boyes W., “Cycles in Senatorial Voting Behaviour: Implication for the Optimal Frequency of Elections”, Public Choice 33, 1978.

7)     Arasıl Ömer, “Kamu Açıkları İç Finansmanının Makroekonomik Sonuçları”, Yönetim ve Ekonomi, Celal Bayar Üniversitesi Dergisi, sayı:1, 1995

8)     Backus David And Driffill John, “Inflation And Reputation”, American Economic Review, vol:75, 1985.

9)     Beck Nathaniel, “Elections And Federal Reserve Bank”, Journal of Politics, vol. 46, 1982.

10)  Beck Nathaniel, “Politics and Monetary Policy”, Ed.Thomas D.Willett, Political Business Cycles, Duke University Press, Durham and London, 1988.

11)  Bottomore Tom B., Seçkinler ve Toplum, Çev. Erol Mutlu, Gündoğan Yayınları, Ankara, 1990.

12)  Cameron David R., “The Expansion of The Public Economy: A Comparative Analysis”, American Political Science Review, vol.72, no:4, december, 1978.

13)  Davidson S. Lawrence, Frattianni Michele, Hagen Jurgen Von, “Testing The Satisficing Version of The Political Business Cycle 1905-1984”, Public Choice, vol. 73, 1992.

14)  Doron G. And Tamir B., The Electorate Cycle: Political Economic Perspective, Crossroads, 1983.

15)  DPT, Ekonomik ve Sosyal Göstergeler (1950- 1998), Ankara, Aralık 1997.

16)  DPT, Kamu Finansmanı Raporu, Yıllık Programlar ve Konjonktür Değerlendirme Genel Müdürlüğü, Ankara, Ekim 2001.

17)  Gerek Sevgi, “5 Nisan 1994’ den Günümüze Türkiye Ekonomisi”, A.Ü.İİBF Dergisi, cilt 13, sayı: 1,2, 1997

18)  Gordon R.M., “The Demand And Supply of Inflation”, Journal of Law And Economics, 1975, vol:18,

19)  Gujarati Damodar N., Basic Econometrics, Literatür Yayıncılık Dağıtım Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, International Edition, Third Edition, İstanbul, 1995.

20)  Güvel Enver Alper, “Türkiye Ekonomisinin Kısa Dönem Analizi (1987-1997): Makro Politikalar ve Ekonomik Dalgalanmalar Üzerine Ekonometrik Bir İnceleme”, Ç.Ü. İİBF. Dergisi, cilt 8, sayı 1, 1988.

21)  Karagül Mehmet, “Anayasal İktisat ve Türkiye’ de Uygulanabilirliliği”, Çukurova Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt:7, sayı:1, 1997.

22)  Kılıçbay Ahmet, Politika ve Ekonomi, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Genel Yayın No: 338, Ekonomi Dizisi: 27, Ankara, 1994.

23)  Kılıçkaya Ahmet, Ekonometrinin Temelleri, İstanbul Üniversitesi, Yayın No: 3330, İktsat Fakültesi No: 512, İstanbul, 1986.

24)  Kovancılar Birol, “Çağdaş Liberal Düşüncede Demokratik Karar Alma Mekanizması ve Bütçe Harcamalarında Popülist Eğilimler”, Yönetim ve Ekonomi, Celal Bayar Üniversitesi, İİBF., Yıl: 1997, Sayı:3.

25)  Kutlar Aziz, Bilgisayar Uygulamalı Ekonometriye Giriş, Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş., Sivas, 1998.

26)  Leblang David A., “Property Rights, Democracy And Economic Growth”, Political Research Quarterly, march 1996, vol. 49, no: 1.

27)  Mbaku John Mukum, “The Political Economy of Development: An Emprical Analysis Of The Effects Of The Institutional Framework On Economic Development”, Studies in Comparative International Development, vol.29, summer 1994

28)  Mitchell William C., “Inflation And Politics: Six Theories In Search of Reality”, Ed. Thomas D. Willet, Political Business Cycles, Duke University Press, Durham And London, 1988.

29)  Nordhaus William, “Alternative Approaches To the Political Business Cycle”, Brookigns Papers on Economic Activity, vol:2, 1989.

30)  Onur Sara, "Politik Konjonktür Dalgalanmaları ve Türkiye Uygulaması (1950- 2000)", Süleyman Demirel Üniversitesi, İİBF. Dergisi, Cilt:6, sayı:2, 2001.

31)  Paldam, Martin “Political Business Cycles”, Perspectives On Public Choice, ed. Dennis C. Mueller, Cambridge University Press, 1997

32)  Rana Eşkinat, “Gelişmekte Olan Ülkelerin Ekonomi Politikalarında Değişim (1980’ li Yıllar), A.Ü.İİBF Dergisi, cilt: 13, sayı: 1,2, 1997.

33)  Rogoff Kennett, “Equilibrium Political Budget Cycles”, The American Economic Review, march 1990, vol.80.

34)  Sayan Serdar ve Berument Hakan, “Türkiye’ de Siyaset, Ekonomik Popülizm ve Hükümetler”, H.Ü.İ.İ.B.F. Dergisi, cilt 15, sayı 2, 1997.

35)  Serper Özer, Uygulamalı İstatistik2, Filiz Kitabevi, İstanbul, 1993.

36)  Smith David Austen- And Banks Jeffrey S., “Information Aggregation, Rationality And The Condorcet Jury Theorem”, American Political Science Review, vol. 90, no.1, march 1996.

37)  Stahlberg Krister, “Kamu Yönetiminin Politizasyonu: Politizasyonunun Sonuçları, Sebepleri ve Kavramları Üzerine Düşünceler”, Çev. Dündar Gültekin, Türk İdare Dergisi, cilt: 61, eylül 1989, sayı:384.

38)  Tarı Recep, Ekonometri II, İzmit 1998

39)  Toprak Metin, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ekonomisi, Kara Harp Okulu, Bilgi Toplama ve Yayım Merkezi Yayınları, Yayın No:204, Ankara, 1999.

40)  Toprak Metin, Yeni İktisat, İz Yayıncılık:179, İktisat ve Toplum Kitaplığı:19, İstanbul, 1997.

41)  Varım Suphi, 2000' li Yıllara Doğru Türkiye' nin Önde Gelen Sorunlarına Yaklaşımlar:25-Seçim Ekonomisi, Türkiye Genç İşadamları Derneği, İstanbul, Haziran 1997.

42)  Yalınpala Jale, “Senyoraj, Enflasyon Vergisi ve İç Borçlanma Etkisi”, Ç.Ü. İİBF. Dergisi, cilt 8, sayı 1, 1988.

 

Ek.1.Logaritması Alınmış Veri Seriler İçin ADF Birim Kök Testleri

Seri Adı

Serinin Birim Kök Değeri

%1' de Kritik Değer

%5' de Kritik Değer

%10 Kritik Değer

Karar (Birim Kök Var veya Yok Olarak)

LACIK

-5.518992

-3.7497

-2.9969

-2.6381

yok

LGIDER

-5.611853

-3.7497

-2.9969

-2.6381

yok

LGSMH

-3.452835

-3.7497

-2.9969*

-2.6381*

yok (* lı Kritik Değerde)

LKB

-5.804479

-3.7497

-2.9969

-2.6381

yok

LFDKB

-5.357573

-3.7497

-2.9969

-2.6381

yok

LICBORC

-5.494078

-3.7497

-2.9969

-2.6381

yok

LDISBORC

-3.430010

-3.7497

-2.9969*

-2.6381*

yok (* lı Kritik Değerde)

LACIK=Logaritması alınmış toplam kamusal açıklar, LGIDER= Logaritması alınmış toplam kamusal giderler, LGSMH= Logaritması alınmış GSMH, LKB= Logaritması alınmış konsolide bütçe açıkları, LFDKB= logaritması alınmış faiz dışı konsolide bütçe açıkları, LICBORC= Logaritması alınmış iç borçlar, LDISBORC= logaritması alınmış dış borçlardır.

Ek.2.Seri Çiftleri Arasındaki Ko- Entegrasyon Testleri

Seri Çift Adı

Eigen Değeri

Likelihood Oranı

%5 Kritik Düzey

%1Kritik Düzey

Karar (Seri Çiftleri Ko-Entegre veya Değil Olarak)

Lacik- Lgider

0.407989

13.53078

15.41

20.04

Ko-entegre

 

0.038780

0.949247

3.76

6.65

Ko- entegre

Lacik-Lkb

0.407573

13.32858

15.41

20.04

Ko-entegre

 

0.031328

0.763896

3.76

6.65

Ko- entegre

Lacik-Lfdkb

0.315244

9.273853

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.007688

0.185219

3.76

6.65

Ko- entegre

Lacik-LGSMH

0.477405

16.90317

15.41*

20.04

*' lı KD' de Ko- entegre değil.

 

0.053847

1.328416

3.76

6.65

Ko- entegre

Lacik-Licborc

0.407989

13.53078

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.038780

0.949247

3.76

6.65

Ko- entegre

Lacik-Ldisborc

0.369849

11.29516

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.008796

0.212048

3.76

6.65

Ko- entegre

Lgider-Lkb

0.428700

14.34795

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.037278

0.911776

3.76

6.65

Ko- entegre

Lgider-Lfdkb

0.282288

8.129690

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.007026

0.169213

3.76

6.65

Ko- entegre

Lgider-LGSMH

0.498318

17.78056

15.41*

20.04

*' lı KD' de Ko- entegre değil.

 

0.049787

1.225653

3.76

6.65

Ko- entegre

Lgider-Licborc

0.423479

14.43883

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.049602

1.220990

3.76

6.65

Ko- entegre

Lgider-Ldisborc

0.378726

11.57891

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.006451

0.155314

3.76

6.65

Ko- entegre

LGSMH-Lkb

0.613331

23.22626

15.41

20.04*

*' lı KD' de Ko- entegre değil.

 

0.017422

0.421808

3.76

6.65

Ko- entegre

LGSMH-Lfdkb

0.332833

10.44530

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.030045

0.732135

3.76

6.65

Ko- entegre

LGSMH-Licborc

0.418176

13.46914

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.019435

0.471024

3.76

6.65

Ko- entegre

LGSMH-Ldisborc

0.211622

5.848813

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.005906

0.142162

3.76

6.65

Ko- entegre

Lkb-Lfdkb

0.304094

9.444449

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.030503

0.743478

3.76

6.65

Ko- entegre

Lkb-Licborc

0.497400

17.59869

15.41*

20.04

*' lı KD' de Ko- entegre değil.

 

0.044307

1.087649

3.76

6.65

Ko- entegre

Lkb-Ldisborc

0.383964

12.16949

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.022359

0.542706

3.76

6.65

Ko- entegre

Lfdkb-Licborc

0.342679

10.68266

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.025204

0.612659

3.76

6.65

Ko- entegre

Lfdkb-Ldisborc

0.404188

12.84370

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.017174

0.415767

3.76

6.65

Ko- entegre

Licborc-Ldisborc

0.172855

4.579159

15.41

20.04

Ko- entegre

 

0.001023

0.024557

3.76

6.65

Ko- entegre

LACIK=Logaritması alınmış toplam kamusal açıklar, LGIDER= Logaritması alınmış toplam kamusal giderler, LGSMH= Logaritması alınmış GSMH, LKB= Logaritması alınmış konsolide bütçe açıkları, LFDKB= logaritması alınmış faiz dışı konsolide bütçe açıkları, LICBORC= Logaritması alınmış iç borçlar, LDISBORC= logaritması alınmış dış borçlardır.

Ek.3.Granger Nedensellik Testleri

Lags: 1

Null Hypothesis:

Obs

F-Statistic

Karar (Nedensellik Var veya Yok Olarak)

LKB does not Granger Cause LACIK

25

19.6923

var

LACIK does not Granger Cause LKB

 

0.30109

yok

LFDKB does not Granger Cause LACIK

25

7.88650

var

LACIK does not Granger Cause LFDKB

 

0.44663

yok

LGIDER does not Granger Cause LACIK

25

0.04854

yok

LACIK does not Granger Cause LGIDER

 

0.04919

yok

LGSMH does not Granger Cause LACIK

25

24.8136

var

LACIK does not Granger Cause LGSMH

 

0.02085

yok

LICBORC does not Granger Cause LACIK

25

21.1611

var

LACIK does not Granger Cause LICBORC

 

0.10765

yok

LDISBORC does not Granger Cause LACIK

25

14.7049

var

LACIK does not Granger Cause LDISBORC

 

2.93219

var %5 anlamlılık düzeyinde

LFDKB does not Granger Cause LKB

25

0.02291

yok

LKB does not Granger Cause LFDKB

 

11.1721

var

LGIDER does not Granger Cause LKB

25

0.74778

yok

LKB does not Granger Cause LGIDER

 

21.6529

var

LGSMH does not Granger Cause LKB

25

22.1544

var

LKB does not Granger Cause LGSMH

 

2.99892

var %5 anlamlılık düzeyinde

LICBORC does not Granger Cause LKB

25

5.44886

var

LKB does not Granger Cause LICBORC

 

0.00880

yok

LDISBORC does not Granger Cause LKB

25

1.43520

yok

LKB does not Granger Cause LDISBORC

 

18.2626

var

LGIDER does not Granger Cause LFDKB

25

0.41570

yok

LFDKB does not Granger Cause LGIDER

 

8.47359

var

LGSMH does not Granger Cause LFDKB

25

14.6675

var

LFDKB does not Granger Cause LGSMH

 

1.07162

yok

LICBORC does not Granger Cause LFDKB

25

14.5534

var

LFDKB does not Granger Cause LICBORC

 

0.57040

yok

LDISBORC does not Granger Cause LFDKB

25

6.47199

var

LFDKB does not Granger Cause LDISBORC

 

5.52750

var

LGSMH does not Granger Cause LGIDER

25

26.4189

var

LGIDER does not Granger Cause LGSMH

 

0.01247

yok

LICBORC does not Granger Cause LGIDER

25

22.0349

var

LGIDER does not Granger Cause LICBORC

 

0.03368

yok

LDISBORC does not Granger Cause LGIDER

25

15.8060

var

LGIDER does not Granger Cause LDISBORC

 

2.71829

var %5 anlamlılık düzeyinde

LICBORC does not Granger Cause LGSMH

25

0.94963

yok

LGSMH does not Granger Cause LICBORC

 

10.8413

var

LDISBORC does not Granger Cause LGSMH

25

1.18404

yok

LGSMH does not Granger Cause LDISBORC

 

14.4466

var

LDISBORC does not Granger Cause LICBORC

25

3.07892

var %5 anlamlılık düzeyinde

LICBORC does not Granger Cause LDISBORC

 

11.4298

var

Lags: 2

Null Hypothesis:

Obs

F-Statistic

Karar (Nedensellik Var veya Yok Olarak)

LKB does not Granger Cause LACIK

24

7.14955

var

LACIK does not Granger Cause LKB

 

0.21825

yok

LFDKB does not Granger Cause LACIK

24

1.69797

yok

LACIK does not Granger Cause LFDKB

 

1.43229

yok

LGIDER does not Granger Cause LACIK

24

0.04415

yok

LACIK does not Granger Cause LGIDER

 

0.27673

yok

LGSMH does not Granger Cause LACIK

24

6.52759

var

LACIK does not Granger Cause LGSMH

 

3.21238

var %5 anlamlılık düzeyinde

LICBORC does not Granger Cause LACIK

24

6.50026

var

LACIK does not Granger Cause LICBORC

 

0.01130

yok

LDISBORC does not Granger Cause LACIK

24

3.62264

var %5 anlamlılık düzeyinde

LACIK does not Granger Cause LDISBORC

 

0.90337

yok

LFDKB does not Granger Cause LKB

24

0.10007

yok

LKB does not Granger Cause LFDKB

 

3.37404

var %5 anlamlılık düzeyinde

LGIDER does not Granger Cause LKB

24

0.31059

yok

LKB does not Granger Cause LGIDER

 

7.62757

var

LGSMH does not Granger Cause LKB

24

9.72148

var

LKB does not Granger Cause LGSMH

 

1.07937

yok

LICBORC does not Granger Cause LKB

24

4.19631

var %5 anlamlılık düzeyinde

LKB does not Granger Cause LICBORC

 

0.65708

yok

LDISBORC does not Granger Cause LKB

24

1.08818

yok

LKB does not Granger Cause LDISBORC

 

5.63979

var

LGIDER does not Granger Cause LFDKB

24

1.52682

yok

LFDKB does not Granger Cause LGIDER

 

1.89236

yok

LGSMH does not Granger Cause LFDKB

24

4.17042

var %5 anlamlılık düzeyinde

LFDKB does not Granger Cause LGSMH

 

0.20554

yok

LICBORC does not Granger Cause LFDKB

24

4.92048

var

LFDKB does not Granger Cause LICBORC

 

0.38456

yok

LDISBORC does not Granger Cause LFDKB

24

1.65475

yok

LFDKB does not Granger Cause LDISBORC

 

3.90214

var %5 anlamlılık düzeyinde

LGSMH does not Granger Cause LGIDER

24

6.84166

var

LGIDER does not Granger Cause LGSMH

 

3.84741

var %5 anlamlılık düzeyinde

LICBORC does not Granger Cause LGIDER

24

6.56643

var

LGIDER does not Granger Cause LICBORC

 

0.10087

yok

LDISBORC does not Granger Cause LGIDER

24

4.11093

var %5 anlamlılık düzeyinde

LGIDER does not Granger Cause LDISBORC

 

0.72721

yok

LICBORC does not Granger Cause LGSMH

24

1.16717

yok

LGSMH does not Granger Cause LICBORC

 

3.80688

var %5 anlamlılık düzeyinde

LDISBORC does not Granger Cause LGSMH

24

0.35687

yok

LGSMH does not Granger Cause LDISBORC

 

2.53665

yok

LDISBORC does not Granger Cause LICBORC

24

1.62111

yok

LICBORC does not Granger Cause LDISBORC

 

2.90696

var %5 anlamlılık düzeyinde

Lags:3

Null Hypothesis:

Obs

F-Statistic

Karar (Nedensellik Var veya Yok Olarak)

LKB does not Granger Cause LACIK

23

4.30100

var

LACIK does not Granger Cause LKB

 

0.65057

yok

LFDKB does not Granger Cause LACIK

23

0.49151

yok

LACIK does not Granger Cause LFDKB

 

1.18895

yok

LGIDER does not Granger Cause LACIK

23

0.24451

yok

LACIK does not Granger Cause LGIDER

 

0.42248

yok

LGSMH does not Granger Cause LACIK

23

3.25196

var %5 anlamlılık düzeyinde

LACIK does not Granger Cause LGSMH

 

4.67235

var

LICBORC does not Granger Cause LACIK

23

2.86688

var

LACIK does not Granger Cause LICBORC

 

1.85998

yok

LDISBORC does not Granger Cause LACIK

23

1.29679

yok

LACIK does not Granger Cause LDISBORC

 

0.93300

yok

LFDKB does not Granger Cause LKB

23

0.15691

yok

LKB does not Granger Cause LFDKB

 

1.54795

yok

LGIDER does not Granger Cause LKB

23

0.82391

yok

LKB does not Granger Cause LGIDER

 

4.22924

var

LGSMH does not Granger Cause LKB

23

4.06944

var

LKB does not Granger Cause LGSMH

 

0.33618

yok

LICBORC does not Granger Cause LKB

23

1.52364

yok

LKB does not Granger Cause LICBORC

 

1.81703

yok

LDISBORC does not Granger Cause LKB

23

0.84304

yok

LKB does not Granger Cause LDISBORC

 

8.67466

var

LGIDER does not Granger Cause LFDKB

23

0.98779

yok

LFDKB does not Granger Cause LGIDER

 

0.54374

yok

LGSMH does not Granger Cause LFDKB

23

1.55640

yok

LFDKB does not Granger Cause LGSMH

 

0.37600

yok

LICBORC does not Granger Cause LFDKB

23

1.70105

yok

LFDKB does not Granger Cause LICBORC

 

0.61040

yok

LDISBORC does not Granger Cause LFDKB

23

0.42814

yok

LFDKB does not Granger Cause LDISBORC

 

3.09417

var %5 anlamlılık düzeyinde var)

LGSMH does not Granger Cause LGIDER

23

3.53464

var

LGIDER does not Granger Cause LGSMH

 

4.67282

var

LICBORC does not Granger Cause LGIDER

23

2.91675

var %5 anlamlılık düzeyinde

LGIDER does not Granger Cause LICBORC

 

2.58685

yok

LDISBORC does not Granger Cause LGIDER

23

1.46751

yok

LGIDER does not Granger Cause LDISBORC

 

0.75257

yok

LICBORC does not Granger Cause LGSMH

23

1.24190

yok

LGSMH does not Granger Cause LICBORC

 

5.44767

var

LDISBORC does not Granger Cause LGSMH

23

0.76418

yok

LGSMH does not Granger Cause LDISBORC

 

7.86050

var

LDISBORC does not Granger Cause LICBORC

23

1.95177

yok

LICBORC does not Granger Cause LDISBORC

 

5.96576

var

LACIK=Logaritması alınmış toplam kamusal açıklar, LGIDER= Logaritması alınmış toplam kamusal giderler, LGSMH= Logaritması alınmış GSMH, LKB= Logaritması alınmış konsolide bütçe açıkları, LFDKB= logaritması alınmış faiz dışı konsolide bütçe açıkları, LICBORC= Logaritması alınmış iç borçlar, LDISBORC= logaritması alınmış dış borçlardır.

Ek.4. Uyarlanmış Beklentiler Modelleri

I.

LS // Dependent Variable is LACIK

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

2.109401

0.892137

2.364437

LKB

0.300203

0.748436

0.401107

LKB(-1)

-0.360142

0.758369

0.474891

LKB(-2)

0.944350

0.685074

1.378464

SECIM

0.496396

0.797896

0.622131

R squared

0.871483

Mean dependent var

9.485086

Adjusted R-squared

0.844427

S.D. dependent var

3.789681

S.E. of regression

1.494755

Akaike info criterion

0.986976

Sum squared resid

42.45156

Schwarz criterion

1.232404

Log likelihood

-40.89824

F-statistic

32.21011

Durbin-Watsonstat

2.384298

Prob(F-statistic)

0.000000

II.

LS // Dependent Variable is LACIK

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

-2.308207

1.213970

-1.901371

LGSMH

-0.611278

2.707866

-0.225742

LGSMH(-1)

1.610829

2.769143

0.581707

SECIM

0.468604

0.718701

0.652016

R-squared

0.872068

Mean dependent var

9.268444

Adjusted R-squared

0.853792

S.D. dependent var

3.864794

S.E. of regression

1.477789

Akaike info criterion

0.926741

Sum squared resid

45.86107

Schwarz criterion

1.121761

Log likelihood

-43.05772

F-statistic

47.71643

Durbin-Watsonstat

2.262551

Prob(F-statistic)

0.000000

III.

     

LS // Dependent Variable is LACIK

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

0.776098

0.761003

1.019835

LICBORC

1.118640

0.612220

1.827186

LICBORC(-1)

-0.247027

0.623860

-0.395965

SECIM

0.316290

0.678758

0.465984

R-squared

0.878808

Mean dependent var

9.268444

Adjusted R-squared

0.861495

S.D. dependent var

3.864794

S.E. of regression

1.438334

Akaike info criterion

0.872617

Sum squared resid

43.44489

Schwarz criterion

1.067637

Log likelihood

-42.38118

F-statistic

50.75948

Durbin-Watsonstat

2.148640

Prob(F-statistic)

0.000000

IV.

LS // Dependent Variable is LACIK

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

1.317623

1.079771

1.220280

LDISBORC

0.676305

0.487260

1.387975

LDISBORC(-1)

0.228118

0.576528

0.395676

LDISBORC(-2)

0.136805

0.532046

0.257131

LDISBORC(-3)

-0.051610

0.515680

-0.100082

SECIM

0.681535

0.961416

0.708887

R-squared

0.844125

Mean dependent var

9.701644

Adjusted R-squared

0.798280

S.D. dependent var

3.719918

S.E. of regression

1.670737

Akaike info criterion

1.245988

Sum squared resid

47.45318

Schwarz criterion

1.542204

Log likelihood

-40.96445

F-statistic

18.41238

Durbin-Watsonstat

2.281100

Prob(F-statistic)

0.000003

V.

LS // Dependent Variable is LGIDER

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

3.959427

0.858357

4.612798

LKB

-0.103212

0.720097

-0.143331

LKB(-1)

-0.106443

0.729654

-0.145881

LKB(-2)

1.080158

0.659134

1.638753

SECIM

0.584420

0.767684

0.761277

R-squared

0.874255

Mean dependent var

10.91772

Adjusted R-squared

0.847782

S.D. dependent var

3.686156

S.E. of regression

1.438157

Akaike info criterion

0.909777

Sum squared resid

39.29763

Schwarz criterion

1.155205

Log likelihood

-39.97185

F-statistic

33.02483

Durbin-Watsonstat

2.548448

Prob(F-statistic)

0.000000

       

VI

LS // Dependent Variable is LGIDER

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

2.789164

0.839252

3.323393

LICBORC

0.584367

0.662368

0.882239

LICBORC(-1)

-0.424044

0.788977

-0.537461

LICBORC(-2)

0.718919

0.712901

1.008442

SECIM

0.373493

0.710337

0.525797

R-squared

0.869026

Mean dependent var

10.91772

Adjusted R-squared

0.841453

S.D. dependent var

3.686156

S.E. of regression

1.467754

Akaike info criterion

0.950518

Sum squared resid

40.93172

Schwarz criterion

1.195946

Log likelihood

-40.46074

F-statistic

31.51677

Durbin-Watsonstat

2.221725

Prob(F-statistic)

0.000000

VII.

LS // Dependent Variable is LGIDER

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

3.171495

1.038116

3.055050

LDISBORC

0.566152

0.468462

1.208532

LDISBORC(-1)

0.140123

0.554287

0.252799

LDISBORC(-2)

0.296377

0.511521

0.579404

LDISBORC(-3)

-0.043526

0.495786

-0.087792

SECIM

0.671271

0.924326

0.726228

R-squared

0.845147

Mean dependent var

11.14797

Adjusted R-squared

0.799602

S.D. dependent var

3.588191

S.E. of regression

1.606283

Akaike info criterion

1.167304

Sum squared resid

43.86248

Schwarz criterion

1.463520

Log likelihood

-40.05958

F-statistic

18.55632

Durbin-Watsonstat

2.367446

Prob(F-statistic)

0.000002

VIII.

LS // Dependent Variable is LDISBORC

Variable

Coefficient

Std. Error

t-Statistic

C

1.880580

1.017921

1.847471

LICBORC

-1.600272

0.785135

-2.038213

LICBORC(-1)

0.969603

0.751169

1.290791

LICBORC(-2)

-0.440398

0.643511

-0.684366

LICBORC(-3)

1.420925

0.718269

1.978264

LICBORC(-4)

0.413966

0.548217

0.755113

LICBORC(-5)

0.606569

0.584842

1.037152

LICBORC(-6)

-0.153331

0.321008

-0.477654

SECIM

0.542705

0.559373

0.970204

R-squared

0.965940

Mean dependent var

7.330794

Adjusted R-squared

0.920527

S.D. dependent var

1.938956

S.E. of regression

0.546609

Akaike info criterion

-0.924334

Sum squared resid

1.792688

Schwarz criterion

-0.499504

Log likelihood

-5.351573

F-statistic

21.27017

Durbin-Watsonstat

3.136028

Prob(F-statistic)

0.000731

LACIK=Logaritması alınmış toplam kamusal açıklar, LGIDER= Logaritması alınmış toplam kamusal giderler, LGSMH= Logaritması alınmış GSMH, LKB= Logaritması alınmış konsolide bütçe açıkları, LICBORC= Logaritması alınmış iç borçlar, LDISBORC= logaritması alınmış dış borçlardır.

[1] Yrd. Doç. Dr. Sara Onur, Dumlupınar Üniversitesi, Bilecik İİBF. Öğretim Üyesi, sara_onur@yahoo.com.

[2] Seçmenlerin, kendilerinin bizzat elde etmek yerine yazılı ve görsel-duyusal basın, kamusal istatistik kurumları, ticaret-sanayi odaları ve dernekler gibi, kurum ve kuruluşlardan edindikleri bilgilerdir.

62446 kez görüldü, 8 kez indirildi.

<< --
 
EBSCO
PROQUEST
CABELLS DIRECTORY
INDEX COPERNICUS
SOCIOLOGICAL ABSTRACTS
ASOS Akademia Sosyal Bilimler Index
Üye Girişi
DUYURULAR/HABERLER
Dergide yayınlanan yazılardaki görüşler ve bu konudaki sorumluluk yazarlarına aittir.
Ampirik veriler, değerlendirme sürecinde hakem veya hakemler tarafından talep edilirse, yazar veya yazarlar ilgili verileri paylaşırlar.
Bu verilerin bir başka çalışmada kullanılmaması esastır.
© 2000 - 2024 İş,Güç Endüstri İlişkileri ve İnsan Kaynakları Dergisi