Öğr. Gör. Dr. Nilgün KANER KOÇ-Prof. Dr. Nurdan AKINER
Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü
Özet:
Tek Parti İktidarı döneminde 1946 yılında Cemiyetler Kanunu`nda yapılan değişiklikle cemiyetlerin kuruluşunda tescil sistemi ve sınıf esasına dayanan cemiyet kurma yasağı kaldırılmış ve çok partili yaşama geçilmede de demokratik bir adım atılmıştır. Ancak, sanayileşmenin ve örgütlenme hakkının Batı toplumlarındaki gibi sınıf çatışmalarına yol açmaması için de devlet çalışma yaşamını geleneksel olarak kendi denetiminde düzenlemek istemiştir. Devlet, yasa değişikliğinden sonra kurulan muhalif sendika ve yayın organlarını kapatmadan kısa bir süre önce 23 Kasım 1946 tarihinde “Türk İşçisi†gazetesini çıkarmaya başlamıştır. Çalışmada, siyasi iktidarın Türk İşçisi ile yeni gelişen işçi hareketini kendi egemen ideolojisi doğrultusunda yapılandırmaya çalıştığı ve toplumsal güç ilişkilerini incelenen metinlerdeki söylemler aracılığıyla yeniden ürettiği varsayılmıştır. Bu bağlamda Van Dijk`ın eleştirel söylem analizi yöntemi ile ideolojilerin, kültürel değerlerin ve toplumsal güç ilişkilerinin söylem aracılığıyla nasıl şekillendiği ve yeniden üretildiği test edilmeye çalışılmıştır. Analizin sonucuna göre, Türk İşçisi`nin haber seçiminde tarafsız davranmadığı, haberlerin sunumu ve dağıtımında dönemin egemen ideolojisinin üretimine katkıda bulunduğu tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Tek Parti İktidarı, İşçi Hareketi, Türk İşçisi Gazetesi, Eleştirel Söylem Analizi
Abstract:
In 1946 with an amendment to the Community Regulation, syndication right was given to the proletariate at the period of one-party rule, besides a democratic step was taken for transition to a multi-party system. However, the state traditionally wanted to regulate the work life to not industrialization and organization right leading to the class struggle as in West. In 23rd November 1946 the state had begun to publish newspaper called “Turkish Workers†just before closing the opponent syndicates and newspapers which were established after the law amendment. In this study it has been assumed that political power had tried to structure the new developing proletariate and its movement in the line of the dominant ideology through “Turkish Workers†and also reproduced the social power relations through the discourses of the texts which have been analysed. In this context how the ideologies, cultural values and social power relations have been formed and reproduced through the discourses have been tried to tested with Van Dijk`s critical discourse analysis. According to the results of the research it has been detected that “Turkish Workers†didn`t act impartial in the selection of the news and contributed to the dominant ideology of the period with its presentation and distribution of the news.
Dergide
yayınlanan yazılardaki görüşler ve bu konudaki sorumluluk yazarlarına
aittir.
Ampirik veriler, değerlendirme sürecinde hakem veya hakemler tarafından
talep edilirse, yazar veya yazarlar ilgili verileri paylaşırlar.
Bu verilerin bir başka çalışmada kullanılmaması esastır.